17.yy’da Fransa’nın Marsilya şehrinde yaşanan veba salgınında ölen zenginlerin evlerini yağmalayan ve cesetlerini soyan, ancak bu hastalıktan hiç etkilenmeyen dört hırsız sonunda yakalanır.Hastalıktan korunmak için ne yaptıklarını açıklamaları karşılığında, haklarında verilen idam cezalarının uygulanmayacağı kendilerine bildirildiğinde, dört hırsız, kendilerinin hazırladığı bir sirke ile ellerini yıkadıklarını ve gargara yaptıklarını itiraf ederek formülünü de açıklamak zorunda kalırlar. ; Bu formül 1748 ve 1884 Fransız Kodekslerine kaydedilmiş ve eczanelerde bu şifalı sirke uzun süre birçok hastalığın tedavisine yardımcı olarak kullanılmıştır. ; İstanbul’da yaşanan ilk kolera salgınında Hekimbaşı Mustafa Behçet Efendi Kolera Risalesi yazmıştır. Bu risalede bitişik, alçak evli mahallelere gidilmek gerektiğinde Dört Hırsız sirkesi ile beraber amonyak veya sarımsak koklanmasını önermiştir. Ayrıca içme suyuna de dört hırsız sirkesi katılmasını önermiştir. ; İçerisinde pelin otu, biberiye, nane, sedef otu, ada çayı, lavanta, eğir otu, tarçın, karanfil, zencefil, muskat, tane karabiber gibi sağlığımıza faydalı ve aromatik bitkiler ile birlikte elma sirkesi vardır. ; Salgın hastalıklardan korunmak için hijyenik ortamlar oluşturmakta güvenle kullanabileceğiniz, asırlarca denenmiş bir üründür. Dört Hırsız Sirkesi, kişisel ve çevresel hijyen için kullanıma uygun doğal ürünlerden elde edilen bir karışımdır. Dört Hırsız Sirkesi ile gargara yapabilirsiniz. Mantarlı ve egzamalı bölgeleri dezenfekte ederek, tedaviye yardımcı olarak kullanabilirsiniz. Bir bardak suya, bir tatlı kaşığı Dört Hırsız Sirkesi karıştırarak güvenle içebilir, bulunduğunuz ortamı dezenfekte edebilirsiniz. ;